31 Temmuz 2016 Pazar

İcapçı Pazar

Bugün Demir icapçıydı, sabah tahmin ediyorum Doğa sekiz gibi uyandı, ben bu aralar birtakım kaygılar yüzünden geceleri ikiden önce uyuyamıyorum. Memuriyete girdiğimiz sınavın iptal olup hakkı ile atananların da memuriyetten çıkarılma ihtimali endişe yaratıyor. Neyse, bu sabahah çocukları Demir baktı, ben uyandığımda saat 11 di. Uzun süredir böyle güzel uyumamıştım sabah. Klasik kahvaltı faslı desem de ben kahvaltımı yalnız yaptım, herkes çoktan yapmış ben uyurken. Ev toparlandı,Doğa ile barbunya, fasulye ayıkladık.  Doğa uyudu, uyandı. Piknik için birşeyler hazırlayıp dışarı çıktık. Önce geçen sene kurbanlık sana aldığımız dama gittik Kuşlubahçe'ye. Danamızı seçtik.   Sonra düzgün bir park arayıp, malum nedenlerden bulamayıp kürkçü dükkanı sitemize döndük. Sitemizin değerini bir kez daha anladık. Çocuklar oynadı, Güler Teyze ve Turgut Amca inmiş aşağı ben Migros' a uğradım bir ara. İlk kez Migros'tantan kampanyalı kitap aldım 9,90'a.   Yukarı önce Doğa Paşa'mı çıkardım, yıkayıp uyuttum, Sonra Nil Kuzu' mu yıkadım, uyuttum. Karnı ağrıyıp midesi bulanıyor. O konuda da çok endişeliyim. Neyse bu haftasonunu da sağ salim bitirdik. Umarım hayırlı haberler alacağımız bir hafta olur.   

Manisa-Gaziemir

Annem son birkaç gündür Nil'i öğle uykusuna yatırıyor. Böyle olunca geceyarısından önce uyumuyor doğal olarak. Biz pek uyuması taraftarı değiliz ama biryandan da hak veriyoruz. Yazın öğleuykusu uyumayan çocuk mu olur. Hem günler gerçekten çok uzun ve öğleuykuları gerçekten çok tatlı ve çocuklara çok yakışıyor öğleuykusu özellikle de yazın. Neyse hanfendi bahçedeki süshavuzunda ıslanmış ve eve çıkarmış annem; uyuması, şınarması gece 1'i buldu. Sabah da sekizbuçukta ben çocuğu zorla yataktan kazıyarak kargatulumba kaldırdım. Zor kalktı tabi. Uzun bir gün olacağını o saatlerde anlamıştım. Üç vesayit gittik. Manisadan otobüsle garaj, garajdan dolmuş, gaziemir tansaşın önünden bir dolmuş daha. Neyse zar zor vardık Fundişime. Kahvaltı etmeden çıkmıştık, yolda Nil'e bir ayran, peynir ve simit almıştım biraz yemişti. Geç bir kahvaltı ettik. Hava inanılmaz sıcaktı. Biraz Elifle oynadılar, saat 3 gibi zar zor Nil'i uyuttum. Yoksa dönüş yolunu düşünemiyordum. 5 fibi kalktı. Fundiş kısır yaptı Nil uyurken. Hayatında yediğim en lezzetli kısırdı. Çok üzgünüm ama çok fazla yedim ve yeme kontrolümü kaybetmeye başladım. 1-2 kilo aldım bile. Antalya tatiliyle beraber kaybettim kontrolu, sonrası da geldi. 15 Ağuston 2015 67 kilo ile diyetisyene başlama tarihim. 1 sene dolmadan eski kısırdöngüme dönmek istemiyorum. Bocalıyorum, birşeyler ters gidiyor ve çok üzgünüm. Neyapacağımı bilmiyorum. Neyse Nil uyandı ve balkonfa kısır yedik ve Elif'in patenlerini ve bisikletini aldık parka çıktık. Kızlar biraz paten kaydı. Nil zaten ne zamandır istiyor ama henüz almadık, geçen sene denemiştik kayamamıştı. Elifinkiler biraz daha küçük yaşa hitap ediyordu. Sonra yediye doğru bindik dolmuşa. Sekizbuçuk olmadan evdeydik. Doğa da babası ve anneannesiyle traşa gitmiş☺️Gidecekti zaten randevuları vardı. Önce demir traş olmuş, Doğa korkmasın diye izletmişler, sonra Doğa oturmuş, ilginç şekilde sesini çıkarmamış ama içine atmış yavrum, kalkınca gözyaşları süzülmüş😔 Ağzını yerim onun. Geldik, akşam yemeği yendi. Şimdi odadan çıktım. Nil zorlandı uyurken.O zaman siz de beni uyutmayın öğlen diyor☺️. Canım yavrularım😍. Hıııı bir de Fundişim bana reiki yaptı. O elektriği hissettim, yani reiki esnasında 2 kez tüylerim diken diken oldu, çok güçlü bir elektrik hissettim. Reiki okuyacağım biraz, yani okumaya çalışacağım☺️         

29 Temmuz 2016 Cuma

Midem bulanıyor-Karnım ağrıyor

Nil 1-2 aydır midem bulanıyor-karnım ağrıyor  diyor çok sık. Yemeklerde. 1-2 lokma aldıktan sonra midem bulanıyor demeye başlıyor. Önceleri dikkat çekmeye çalıştığını düşünüyordum ama iyice rahatsız etmeye başlamıştı son haftalarda. Biz yine de Side tatilinde günde 3 kere yediği dondurmalara, tatlılara kısaca kötü beslenmeye bağladık ama doktora gitmeden de içimiz rahat etmeyecekti tabi ki. İlk günün sabahı pediatriye gittik. Kan, idrar, gaita testleri yapıldı. Allahtan kan aldırma olayını sorun etmiyor. Bu ikinci kez sorunsuz şekilde kan aldırışı. Tüpleri eline alıyor, koltuğa geçip oturuyor, elimi tutuyor ve hooop aldırıp kalkıyor. Hatta ağlayan çocuklarla da dalga geçiyor. Geçen seferki idrar muhabbetinden akıllanıp yanıma lazımlık da aldım. Lazımlığı tuvalette yere koymayayım diye poşet de aldım. Hiç umrumda değil, tuvalet kabinine girmeden lavaboların oraya duvar kenarına kurdum düzeneği, oturdu Nil. Sadece benden rahatsız oldu, ben dışarı çıktım, milletin yanında kakasını yaptı,koyduk kaba, çilini de kaba yaptı, oh mis. Üstünden nasıl bir yük kalktıysa artık. Öğleden sonra tahlilleri aldık. Tiroidi fazla çalışıyormuş. Bir de allerjik bünyeli  çıktı kan testinde. İkinci gün KBB ye gittik. Flexible ile burundan boğaza bir hortumla girdiler. Demir durmaz, bağırır dedi ama çocuk bizi yine utandırmaz mı😁. Gıkı çıkmadı. Sonuçta reflü de yok dendi. Geriye gastronomiye gitmek kaldı elimizdeki raporlarla. Gastronomi kötü beslenmeye bağladı. Gaviscon şurup ve Lansor hap verdi. Hayatında ilk kez hap içecek, bir heyecanlı... Neyse, Celal Bayat Tıp Fakültesinde çektiğimiz zebaletten, doktor kapılarında tam 2 gün sürünmekten bahsetmiyorum bile, daha kötü hastalık olmasın, yavrumun tahlillerini görmüş olduk zaten senede 1-2 kan verdirmeye  çalışıyoruz. Sonuç olarak bakalım geçecek mi mide bulantısı. Belki de başka besinlere- mesela süt ve süt ürünlerine-allerji geliştirmeye başlamış da olabilirmiş. Umarım sebep bu değildir.1 ay sonra tiroidin fazla çalışmasıyla ilgili endokrine gideceğiz.
 
     

25 Temmuz 2016 Pazartesi

Dadimizle Tire'de Bir Gün

Çok çok uzun süredir gelmiyordu ipek, bir fırsat buldu ve bir hafta kaldı. Çok güzel geçti. Tire'ye gittik bir gün. Gezinin en iştahlı kısmı ünlü Kaplan Dağ Restoran'da yemek yemekti ama Ramazan ayında olduğumuzdan ve aramadan çıktığımız için sonuç hüsran oldu. Olsun, birdaha gitmek için bahane oldu. Sonuçta müşteri kapmak için birbiriyle yarışan sevimsiz ve köftesi de birşeye benzemeyen Hacı Baba'da yemek zorunda kaldık.
Bloğu yeni açtığım için bahsettiğim birçok konuda foto yok ama bundan sonra daha akıllı bir şirin olup hemen hemen her konuda foto çekmeye ve kendi telefonumdan çekmeye çalışacağım..










Foça'da bir Gün

Manisa'ya yerleştiğimizden beri Foça ayda en az 1-2 kez gittiğimiz en sevdiğimiz tatil yerimiz oldu. Geriye dönük yazdığımdan tam olarak tarihini bulamadım ama bu gidişimiz sünnet öncesine denk geliyor. ev için harika mis kokulu tarla domatesleri bulduk. sahilde uzun bir yürüyüş yaptık. Gidişte bu sefer Yeni Foça'dan girdik, Yeni Foça ve Eski Foça arasındaki tüm sahillere bir göz atıp yaza hazırlık yaptık:) Demir ve Nil durur mu tabiiki de Yeni Foça'da ayklarını denize sokup kumlandılar. Doğa için de aynısı denendi ama istemedi rahatsız oldu. Ben tabi biraz rahatsız oldum temiz temiz gezmek varken neden sulanıp kumlanıyoruz diye. Konyalı'da yemek yedik, daha doğrusu yemeye çalıştık çünkü doğa kesinlikle dırmadı, yemeği nasıl yediğimizi anlayamadık bile.Bu da böyle güzel bir gündü.....



Nil'i bu fotoda, alnını ve kaşlarını ilk doğduğu zamanki hallerine çok benzetiyorum. Canım kızım....


 Minik Doğa Sünnet Oldu



30 Haziran sabahı Demir,Doğa ve Nana (Doğa bana Nana diyor, nadiren de Nanam ) sabah sabah çıktık yola. Nil ve Anane evde kaldı. Nil gelmek istemedi. Doğa'yı acı çekerken göreceğinin düşündü ve o şekilde görmek istemedi. Ben sünnet kararı verildiği andaki halimden çok daha sakindim. Sünnet derisi yapışıklığı(fimozis) vardı ve bu işlem onun iyiliği içindi sonuçta. Zaten sünnet sonrası doktor, 6-7 yaşına kadar zaten sünnet olmasını gerektirecek bir enfeksiyon geçirirdi büyük ihtimalle dedi. Olması çok iyi oldu, çünkü doktor deri altındaki ölü deri artıklarını temizlemek için baya uğraşmış.
canım bitanem sünnet öncesinde doktorum uyuşturmaişlemi için gelmesini bekliyor
Önce uyuşturuldu, yaklaşık 45 dakika sonra ameliyata alındı, Demir de ameliyat esnasında yanındaydı. Ben çok korkmadım, rahattım, ameliyathaneden çıkınca 1-2 saat oyaladım Doğa'yı, bebek arabasında gezdirdim, Demir birkaç ameliyat aldı, sonrasında beraber eve döndük. Evde ananesi(Doğa ananesine de Nana diyor. Biz Nanalarız yani:)) ve Nil (yani Gi (Doğa Nil'e Gi diyor) karşıladı bizi. Gün içerisinde eğilip pipisine baktı korkarak ama asıl ilk gece zor geçti, çığlıklar atarak uyandı, Calpol-Pedifen-Merhem sürerek iki saate ancak sakinleşti ve uyudu. İlk 3-4 gece aslına bakarsanız bu şekilde korku dolu ağlamalarla uyandı ve zor sakinleşti. Alt açtırmayı zaten sevmiyor, hiç sevmememeye ve çığlık çığlık ağlamaya başladı ve aynı şekilde banyo (bıdı bıdı) yampmaya bayılan Doğa'm artık dehşet içerisinde pipisine eğilip eğilip bakıp çığlıklar atarak banyo yapıyor. Bu yazıyı 25.07'de yazıyotum tabi bu saydıklarım kısmen hafifledi. Artık alt açarken geçti diyoruz, ya da banyoda, sakinleşiyor. Bize tekrar güveniyor. Kalp kalp kalp.....
Operasyon öncesi
Sünnetini Manisa Devlet Hastanesi'n de Op. Dr. Bayram KELEŞ yaptı.İleride buraya not almadığım takdirde hatırlamam mümkün olmayacak çünkü...
babasıyla

 Sünnet akşamüzeri Nil, Demir ve ben aslen Doğa'ya sünnet hediyesi almak için çıktık. Sarı büyük bir plastik kamyon aldık. Nil de kendi için oyun hamuru seçti.
bugüne özel anneannesi Nil'in saçlarını sardı:)



sünnet sonrası